21.07.2015, 00:00

Müdürleri Çalıştıracak Kentin Valisi Değil midir?

Merkezi yönetimi oluşturan Başbakanlık ve bakanlıklar, kendisine bağlı kurumlar aracılığıyla her kentte topluma hizmet eder. Bir kentte daire müdürlerini çalıştıracak olan kentin valisidir.

Kentin en yüksek yöneticisi konumunda olan vali, kentteki resmi kurumların işleyişinden ve hizmetlerinden sorumludur. Bir kentin valisi, o kentteki bütün idari yapıların, memurların amiri durumundadır. Valilerin bütün kamu kurumlarında, yönlendirici ve teşvik edici gücü vardır. O nedenle bir kentte valiler çok önemlidir. Gerek ülkemizde gerekse kentimizde, devlet ve özel sektörde, üst görevlerde, genç ve idealist yöneticilerin icraatına sürekli zaman zaman tanık olmuyor muyuz?  Elbette oluyoruz.

 Bu idealist genç yöneticilerin hepsinin de iletişime, fikirlere ve değişime açık, çevresine, halka karşı, güler yüzlü, saygılı, ciddî ve alabildiğine ağır başlı, sağlam karakterli ve kararlı bir görüntü sergileyen, bir yapıda olduklarını düşünüyorum. Acaba yanlış mı düşünüyorum?  Bu genç yöneticiler, toplumda, iş dünyasında her zaman başarılı ve aranan yönetici olarak dikkat çekiyorlar. Ancak bireyler, bir türlü bu gerçeği kabullenmeyerek, gençlere inanmakta hep tereddüt içinde oldular yada oluyorlar. O nedenle de zamana zaman hiç de hak etmedikleri halde eleştiri de aldıkları hepimizin malumu.

Bu noktada bir kentte, o kenti yöneten Valilerin Belediye Başkanlarının yöneticilere, özellikle de genç nesillere, örnek teşkil edecek tavır ve davranışlar sergilemesi kaçınılmazdır. Her şeyden önce, düşündüklerini, kamuoyu ile paylaşmaktan çekinmemelidirler. Sizleri bilmiyorum ama bendeniz hep şu hususları merak etmişimdir:

Acaba Valiler kenti ve kentliyi yeterince tanıyorlar mı? Mesai kavramı gözetmeden kendi özel işleri gibi çalışma performansı gösterebiliyorlar mı?  Görev yaptıkları kentte kamu kurum ve kuruluşlarının yetkililerine yani daire müdürlerine de örnek olabiliyorlar mı?

Kentin en önemli dinamikleri olan iş adamlarıyla işbirliği ve iletişim içinde onları yatırım yapmaya teşvik edebiliyorlar mı?  Görev yaptıkları süre içerisinde, kentin gelişmesi adına birçok çalışmaya imza atabiliyorlar mı?  Yaptıkları örnek çalışmalarla kent halkının takdirini ve sevgisini kazanabiliyor mu?

 Görev süreleri boyunca; çözüm odaklı çalışmak, hep bir adım ilerisini planlayarak projeler üretmek, bürokratik işlemlerde boğulmadan adaletli ve hakkaniyetli bir şekilde sevgi, hoşgörü, tarafsızlık ve eşitliği hizmetlerinin prensibi sayarak kente ve kentliye hizmet götürme arzu ve isteğiyle çalışabiliyorlar mı?

Kamu kaynaklarını ve personeli en verimli şekilde kullanarak; eğitimden sağlığa, tarımdan turizme, kültüre, sanata, spora, ulaşıma, kentin tanıtımına kadar her alanda kentin daha iyi yerlerde olması için ekip arkadaşlarıyla birlikte canı gönülden çalışabiliyorlar mı?

Kent halkıyla, yerel yönetimlerle, üniversiteyle, halkıyla büyük bir dayanışma, yardımlaşma ve gönül birliği içerisinde çalışma cüreti gösterebiliyorlar mı?  Görevleri esnasında adalet, şeffaflık, saygınlık ve güvenilirlik gibi erdemleri ön planda tutarak devletin gülen yüzü ve şefkat eliyle herkesi ve her kesimi kucaklayabiliyorlar mı?  Ayrıca doğrusunu söylemek gerekirse şu hususları da çok merak ediyorum:

Acaba daire müdürleri, mesai saati, mesai mefhumu olmayan devlet memurları olarak çalışmak zorunda olduklarını biliyorlar mı? Benim valim, benim kaymakamım, benim belediye başkanım, benim daire müdürümün telefonu 24 saat açık mı?

Mazeretlerin arkasına sığınmayarak, imkansızlıkları fırsatlara dönüştürüp hizmet üretebiliyor ve bulunduğu kentin, ilçenin yada beldenin çehresini değiştirebileceklerine inanıyorlar mı?

Kentin ya da ilçenin ileri gelenleri, kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşlarıyla samimi iletişim içinde olabiliyorlar mı? Bulunduğu kentin, ilçenin işadamlarıyla, esnafıyla, iletişim kurup sorunları çözme noktasında hassasiyet gösterebiliyorlar mı?

Yerine göre gece yarısından sonra yatağından fırlayarak bu kentte neler oluyor diye denetim ve tespitler yapabiliyorlar mı? Yerine göre çizmeleri giyerek,   gerektiğinde eline kazmayı küreği alıp bizzat himayesinde çalışanları teşvik edebiliyorlar mı?  

 Her kentte olduğu gibi Uşak”da da, tüm resmi kurum yetkililerinin yanı sıra, daire müdür ve yöneticilerinin katıldığı İl Koordinasyon Kurulu toplantılarında geçen bir yılın gerek yatırım ve hizmetler yönünden gerekse gerçekleştirilen projeler açısından gerçekçi bir yaklaşımla değerlendirilmesi yapılmalıdır. Kentte koordineli çalışılması ve yatırımların daha da fazlalaşması için, daire müdürlerinin yan gelip yatmak yerine çalışması ve yatırımların daha da hızlanması gerektiğini düşünüyorum.

Bunun için Sayın Valimizin özellikle İl Koordinasyon Kurulu toplantılarında “daire müdürlerini uyarmalı, odanızda oturarak çalışmayın, halkın sorunlarını dinleyin, ilçelere çıkın. İlçelerde Kaymakamlarla oturun, konuşun. Ne yapıyoruz, ne yapmak istiyoruz, yaptıklarımızda geldiğiniz nokta nedir, bilgi verin. Kaymakamlarımızda her şeyi bilsinler. Onlarda bu bilgiler doğrultusunda strateji geliştirsinler. Bizim görmediğimiz sorunlar ortaya çıkabilir. Bunları da halletmeliyiz. Kentimizde bürokrasi olarak iyi bir koordinasyon oluşturmalıyız. Çünkü artık yatırımlarımızı artırmalı ve bunları zamanında gerçekleştirmeliyiz" diyerek gereken ikazları yapmalıdır.

Eğri oturalım doğru konuşalım ve mazeret arkasına sığınmayalım. BİR KENTTE BÜROKRASİYİ ÇALIŞTIRACAK KİŞİ O KENTİN VALİSİDİR. Vali daire müdürlerine desteklerini esirgememeli, verilen destekler ise lafta kalmamalıdır. Her şeyden evvel valiler daire  müdürlerine  arkasında olduklarını hissettirmelidirler.

 Bir önceki yılın yatırım değerlendirme raporu kapsamlı bir şekilde analiz edilmeli, gerçekleştirilmesi gereken yatırımlar için, gerekli para ile alınan ödenekler arasında uçurumların tartışılıp, özeleştirisi yapılmalı, bunun yanı sıra yatırımların gerçekleşme oranlarının irdelenmesi, bir başarısızlık varsa ilgili daire müdürleri uyarılmalıdır. Bir kentte VALİNİN GAYRETLERİ ve ÖZEL İDARENİN OLANAKLARI yatırımlarda en büyük güvencedir. Ancak devletin imkânları ile düşünülen proje/projelerin gerçekleştirilmesi çok zor bir olaydır. O nedenle de Uşak”daki her türlü yatırımların gerçekleştirilmesinde, ben yaptım oldu mantığıyla değil "TOPLUM KATILIMI" sağlanmalıdır.

O halde toplum katılımı nedir? Toplum katılımı, toplumun birey ya da grup olarak yatırımlarda planlama ve uygulama sürecine katılımıdır. Bu aynı zamanda, hem bir hak, hem de bir ödev olarak düşünülmelidir. Aynı zamanda toplum katılımı, belirli bir amacı gerçekleştirmek için kullanılan bir araç olarak kabul edilebilir. Ancak yatırımlar açısından, yararı büyüktür.

Şayet yatırımlara, toplum katılımı sağlanırsa, yatırımlar en uygun şekilde gerçekleşir. Toplumun ihtiyaçlarının, daha iyi yansıtılması mümkün olabilir. Halk projeleri daha iyi kabullenir, gerçekleşmesinde ve yürütülmesinde, gerekli şartları da sağlar.

Toplum katılımı, projeler için toplumdaki kaynakların harekete geçmesini sağlar. Para insan gücü veya malzeme niteliğindeki bu kaynakların kullanılması, kaynak kıtlığının çekildiği sektörlerde, son derce önemlidir. Ayrıca toplum katılımı, halkımız için, hem bir hak, hem de bir ödevdir. Bireylerin ve grupların, yatırımlarla ilgili görüşlerini açıklama özgürlüğü ve alınan kararların sorumluluğunu paylaşmaları, çağımızın en önemli özelliklerinden biridir.

Diğer yandan toplum katılımı, yatırım ve hizmetlerin maliyetini düşürür. İnsanların yatırım veya projelerle ilgili olarak daha çok bilinçlenmesini sağlar. Ayrıca insanların politik yönden daha bilinçlenmelerini ve seslerini yükseltmelerini de sağlayabilir. İl Koordinasyon Kurulu toplantılarında da, tarımsal verimliliğin artırılması ve çiftçilik faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi yoluyla, kırsal bölgelerdeki gelir düzeyini yükseltmek için gereken çalışmalar yapılmalıdır.

Ancak tarımsal sanayilere yeterli girdi sağlamak, istihdam olanaklarını artırarak kırsal nüfusun dışa göç etme eğilimini en aza indirmek, ihraç edilebilir ürünlerin üretilmesi gibi konularda üretilecek projelerde, toplum katılımının sağlanması da önem arz eden bir konudur.

Sayın Valimiz Seddar Yavuz”un  iyi bir yöneticilik  sorumluluğu ile  bu toplum katılımı trafiğini doğru yönlendirme ve denetleme, özellikle de daire müdürlerine," lütfen makam odalarınızda oturarak çalışmayın" direktifi ve toplum katılımı, il bazında yapılacak yatırımları, mutlaka başarıya ulaştıracaktır. Çünkü bu kentin diğer kentlerle rekabet edebilmesi, yarışabilmesi ve adını duyurabilmesi için  kentin yöneticisinin yani valinin kentteki olup bitenlerden haberdar olması ve toplum katılımı şarttır. Makam odalarında oturarak çalışma olmaz. Daire müdürlerinin sahaya inmesi, terlemesi gerekir. Uşak halkı bürokrasinin yan gelip yatmasından yana değil, çalışmasından sorunlara çözüm üretmesinden ve halkın arasında olmalarından yanadır. Meşhur bir söz vardır. “Eseri Olmayanın Yerinde Yeller Eser”; “Çayca Geldi Yolca Gitti” diye. Gerçekten her kesimden insan ve yönetici için söylenen bu sözleri söyletmemek valiler için de bir görev ve sorumluluk olsa gerek. Anlayana sivrisinek saz; anlamayana davul zurna az!

Sonuç olarak kent halkı ve sivil toplum örgütleri olarak çalışkan valilere sahip çıkmak çalışmayan valileri de kent dinamiklerini harekete geçirerek çalıştırmak hepimizin görevi olmalıdır.  Acaba yanlış mı düşünüyorum?  

Yorumlar (0)
8
parçalı bulutlu
Namaz Vakti 29 Ocak 2025
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 20 54
2. Fenerbahçe 20 48
3. Samsunspor 20 40
4. Eyüpspor 20 36
5. Göztepe 20 34
6. Beşiktaş 20 32
7. Başakşehir 20 29
8. Rizespor 20 27
9. Gaziantep FK 20 26
10. Trabzonspor 19 25
11. Alanyaspor 20 25
12. Kasımpaşa 20 25
13. Sivasspor 20 23
14. Antalyaspor 20 22
15. Konyaspor 20 21
16. Bodrum FK 20 16
17. Kayserispor 19 16
18. Hatayspor 20 10
19. A.Demirspor 20 5
Takımlar O P
1. Kocaelispor 21 44
2. Karagümrük 21 38
3. Erzurumspor 21 36
4. Bandırmaspor 21 34
5. İstanbulspor 21 33
6. Gençlerbirliği 21 33
7. Ahlatçı Çorum FK 21 32
8. Boluspor 21 31
9. Ankaragücü 21 30
10. Pendikspor 21 30
11. Keçiörengücü 21 30
12. Amed Sportif 21 30
13. Ümraniye 21 29
14. Esenler Erokspor 21 29
15. Manisa FK 21 29
16. Igdir FK 21 26
17. Sakaryaspor 21 26
18. Şanlıurfaspor 21 25
19. Adanaspor 21 16
20. Yeni Malatyaspor 21 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 22 53
2. Arsenal 23 47
3. Nottingham Forest 23 44
4. M.City 23 41
5. Newcastle 23 41
6. Chelsea 23 40
7. Bournemouth 23 40
8. Aston Villa 23 37
9. Brighton 23 34
10. Fulham 23 33
11. Brentford 23 31
12. M. United 23 29
13. Crystal Palace 23 27
14. West Ham United 23 27
15. Tottenham 23 24
16. Everton 22 23
17. Leicester City 23 17
18. Wolves 23 16
19. Ipswich Town 23 16
20. Southampton 23 6
Takımlar O P
1. Real Madrid 21 49
2. Atletico Madrid 21 45
3. Barcelona 21 42
4. Athletic Bilbao 21 40
5. Villarreal 21 34
6. Mallorca 21 30
7. Rayo Vallecano 21 29
8. Girona 21 28
9. Real Sociedad 21 28
10. Real Betis 21 28
11. Osasuna 21 27
12. Sevilla 21 27
13. Celta Vigo 21 25
14. Getafe 21 23
15. Las Palmas 21 23
16. Leganes 21 23
17. Deportivo Alaves 21 21
18. Espanyol 21 20
19. Valencia 21 16
20. Real Valladolid 21 15